7 Eylül 2007 Cuma

1. Gülsuyu - Gülensu Festivali

Mahallelerine sahip çıkmak için festival düzenleyen Gülsuyu halkı "Yozlaşmaya, yıkımlara, yoksulluğa karşı mahallemize sahip çıkıyoruz!" sloganıyla şenliğin ilk günü yürüyüşle başladı.


Gülsuyu'nda yozlaşmaya, yıkımlara karşı örgütlenen ve birçok siyasi parti derneğin birlikte 7-9 Eylül günleri arasında düzenlediği Gülsuyu Festival'inde Grup Yorum'la çoşku bir kat daha arttı.
Saat 19.00'da Gülensu Son Durak'tan Nurettin Sözen Parkı'na düzenlenen yürüyüşe 150 kişi katıldı. "Yoksulluğa Geçit Vermeyeceğiz, Yıkımlara Geçit Vermeyeceğiz, Yaşasın Halkların Kardeşliği, Yozlaşmaya Karşı Gücümüz Birliğimizdir" sloganlarıyla Nurettin Sözen Parkına yürüyen kitle parkta saygı duruşunda bulunarak tüm devrim şehitlerini andı. Yıkımların konu alındığı sinevizyon gösterimi sık sık "Yıkımlara Geçit Vermeyeceğiz" sloganıyla kesildi. Açılış konuşmasının ardından Tiyatro Simurg tek kişilik bir oyun sergiledi. Ardından Grup Diyar sahne alarak türküleriyle şenlikteki yerini aldı. Daha sonra Gülensu Mahallesi Muhtarı Sabri Şeker bir konuşma yaparak destek verdi. Muhtarın konuşmasının ardından Domane Dersim sahne aldı ve beğeniyle dinlendi. Ardından sokak tiyatrocusu Fatih Kolçak "Masallar Diyarı İmparatorluğu" isimli bir kukla oyununu sergiledi. İlk günün sonunda Grup Fırtına sahne aldı. İlk gün çoşkuyla sona erdi.
Şenliğin ikinci gün program saat 17.00'da Tiyatro Simurg'un oynadığı tiyatroyla başladı. Ardından "Yıkımlar ve Barınma Hakkı" konulu panel gerçekleşti. Orman Mühendisi Mehmet Göçebe, Mimar Sinan Üniversitesi Şehir Planlayıcısı Beşime Şen, Celal Beşiktepe ve Sosyolog Şükrü Aslan katıldı. Yıkımlara karşı alınması gereken tavır ve halkın barınma haklarına değinildi. Daha sonra Babil Halk Sahnesi tiyatro gösterileriyle beğeni topladılar. Ardından sahne alan sanatçılar Gülsuyu halkının haklı mücadelesine omuz verdiler. Kısmet Yıldız Kürtçe türküleriyle, Birol Topaloğlu Lazca türküleriyle halkların kardeşliğine örnekler sundu.

İkinci günün sonunda yoğun alkış ve sloganlarla Grup Yorum sahne aldı. Söyledikleri türküler sık sık sloganlarla bölünen Grup Yorum marşlarla ve türküleriyle hüzünlendirdi, halaya durdurdu.

Konser sırasında bir konuşma yapan Grup Yorum üyesi İnan Altın Gülsuyu'nda sürdürülen yozlaşmaya karşı mücadeleyi desteklediklerini bu düşüncelerle orada bulunduklarını ve bundan sonrada yanlarında olacaklarını belirtti. Grup Yorum'un şarkılarına hep bir ağızdan eşlik eden yüzlerce kişi alandaki coşkuyu daha da artırdı.

İkinci gün Grup Yorum'un mücadele türküleriyle son buldu.

Üçüncü gün "Yozlaşmaya Karşı Çözüm Yolları" başlıklı panelle başladı. Konuşmacılar Temel Haklar Federasyonu Başkanı Asuman Akça, DHP'li Yılmaz Kes yozlaşmayı ve mücadele yöntemlerini anlatırken, örgütlenme çağrısında bulundular. Ardından şenlik İdil Kültür Merkezi Tiyatro Atölyesi'nin kısa bir tiyatrosuyla devam etti. Daha sonra sırasıyla sahne alan Grup Çinko, Grup Toroslara Yolculuk, Gülnaz Oğuz, Soner Soyer, Hasan Sağlam türküleriyle Gülsuyu halkının yanında oldular. Şenlik boyunca HÖC'ün de içinde bulunduğu standlar açık kalırken, üç gün boyunca birliktelik çağrıları yapıldı.

6 Temmuz 2007 Cuma

Gülsuyu'nda Yozlaşmaya Karşı Yürüyüş

6 Temmuz 2007 Cuma saat 21.00’de, yozlaşmaya karşı mücadele edenlerin tutuklanmasını protesto etmek için Gülsuyu mahallesinde yürüyüş yapıldı.
Yaklaşık 50 kişinin katıldığı yürüyüş boyunca ajitasyon çekilerek halk yozlaşmaya karşı duyarlı olmaya çağırıldı. Yürüyüş sonunda basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada yozlaşmaya karşı mücadele edenlerin tutuklandığı, tutuklamaların yasadışı ve haksız olduğu anlatılarak tutuklananların serbest bırakılması istendi.

Geçen hafta aynı mahallede yapılan meşaleli yürüyüşe polis saldırmıştı. Yozlaşmaya karşı yapılacak olan basın açıklamasından önce polis Gülsuyu heykel ve son durağa kadar yığınak yaptı. Ara sokakları bile polis, çevik kuvvet, panzerler, akrep ve sivil arabalarla dolduran polis halkın değil de fuhuş evlerinin, kumarhanelerin, uyuşturucu satıcılarının, mafya babalarının bekçisi olduğunu yozlaşmaya karşı olan halka gözdağı vermeye çalışarak bir kez daha gösterdi.

Nurettin Sonan parkında yaklaşık elli kişi tarafından yapılan basın açıklamasında, polis barikatlar kurarak gaz bombalarıyla saldırdı. Saldırıya karşılık veren kitle saatlerce polisle çatışmaya devam etti. Elli kişilik kitle çatışmayı saat 24.00 da kendi iradesiyle sona erdirdi.

16 Haziran 2007 Cumartesi

"Kürt Halkına Özgürlük" başlıklı basın açıklamasına polisin saldırısı protesto edildi ve gözaltıların serbest bırakılması istendi.

Taksim Tramvay Durağı'nda 16 Haziran günü saat 13.30'da yapılmak istenen "Kürt Halkına Özgürlük" başlıklı basın açıklamasına polisin saldırmasını protesto etmek ve gözaltıların serbest bırakılmasını istemek amacıyla Gülsuyu Gülensu Okul Durağı'ndan Heykel Meydanı'na kadar bir yürüyüş yapıldı.
Saat 21.00'da HÖC, ESP, BDSP, Partizan, PDD bileşenlerinin katıldığı yürüyüşte "Kürt Halkına Özgürlük, Yaşasın Halkların Kardeşliği, Biji Bratiya Gelan, Gözaltılar Serbest Bırakılsın, Baskılar Bizi Yıldıramaz" sloganları atıldı. "Kürt Halkına Özgürlük Gözaltılar Serbest Bırakılsın" pankartın açıldığı açıklamaya 70 kişi katıldı. Yapılan açıklamada şunlara değinildi: "Kürt sorunu, ilhaklar, işgallerle, katliamlarla çözülemez.

Kürt halkına karşı devletin seferberliği şovenist kışkırtmalarla, tehditlerle, tacizlerle ve asimilasyonla devam ediyor. 80 yıldır yok saydığı katlettiği Kürt halkına karşı bu gayrı- meşru saldırısına tekrar etmek için provakosyonlara ve kışkırtmalara zemin hazırlıyor. Bu topraklardaki bir sorunu, sınırların dışında tarif etme gibi bir ucubeyi, bir başka bir deyişle inkar ve imha politikasın uzun süre devam ettirebilmek, açık ki devltin halkın belli bir kesiminin desteğini olması ile yakından ilgilidir. Burada da devreye şovenist ve "terörizm" söylemi giriyor ve özelde Türk ulusu üzerine yoğun bir kampanya yürütülüyor.

Medyasıyla, eğitim kurumlarıyla süren bu kampanya özellikle şu son yıllarda zirveye ulaşmış durumda. Türkü, Kürtü, Lazı, Çerkezi ile tüm Anadolu halklarının beyinlerini dumura uğratan kendi sorunlarından ve çözümlerinden de uzaklaştıran bu gerici propaganda çözümsüzlükte ısrar etmenin açık kanıtıdır.

Bugün Taksim Tramvay durağından demokratik kitle örgütlerinin yapmak istediği basın açıklamasına onlarca gözü dönmüş devletin polisi saldırarak onlarca kişiyi gözaltına almıştır. Kürt halkına karşı tahammülsüzlüğünü burada da tekrar etmiştir.

80 yıllık zülümde Kürt halkını yok edemediniz, kimliğini ulusal haklarını talep etmekten vazgeçiremediniz. Yine vazgeçiremezsiniz. Bir değil binlerce kez daha sınır ötesi opersayon yapsanız Kürt illerinin dağını, taşını yakıp yıksanız da Kürt halkının özgürlük hakkı, kendi kaderini tayin hakkı hep varolacak."

15 Haziran 2007 Cuma

Gülsuyu'nda Yozlaşmaya Karşı Yürüyüş Yapıldı

Yozlaşmaya karşı mücadele ettikleri için tutuklananların serbest bırakılması için yapılan yürüyüşün ikincisi 15 Haziran 2007'de Gülsuyu'nda son durak ve Heykel arasında gerçekleştirildi.
Gülsuyu Haklar ve Özgürlükler Cephesi Temsilciliği meşale ve pankartlarla saat 21.00'de 60 kişiyle yürürken balkondan ve pencereden izleyen halkın alkışladığı gözlendi.

Son duraktan sloganlarla Heykel'e gelen kitle burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Yozlaşmaya karşı mücadele ettiikleri için tutuklananların serbest bırakılması taleplerini yineleyen HÖC'lüler halka; "...hepiniz tanıksınız. Uyuşturucu satıcıları mahallemizde ellerini, kollarını sallayarak dolaşıyorlar. Hatta mahalle sakinlerinden 'sizi mahallemizde istemiyoruz' diyenlere saldırıyor, dövüyorlar. Fuhuş yaşı 12'ye düştü. Yüzlerce genç kıza-kadına fuhuş yaptıran Manukyan'la en fazla vergiyi verdiği için bu memleketi yönetenler yıllarca övündüler. Kumarhanelerde çocuklarımızın rızkı yeniyor; dur denmiyor … Hepsi ama hepsi polis koruması altında. Ne de olsa bu ülkede çetesi-mafyası, her türlü pisliği yapanlar Susurluk'ta olduğu gibi devlet yetkilileriyle aynı araçlardan çıkıyorlar. … çetelerden rahatsızsak çözümü kendi dışımızda görmeyelim. Mahallemizde pislikleri barındırmayacak olan da biziz. … Yozlaştıranlara net tavır alın, mücadele edenleri sahiplenin, yozlaşmaya karşı mücadeleye katılın…" diyerek çağrıda bulundular.

14 Nisan 2007 Cumartesi

Gülsuyu'nda 30 Mart-17 Nisan Etkinliği

İstanbul Gülsuyu Mahallesi'nde Gülsuyu Temel Haklar Derneği tarafından "16-17 Nisan Şehitlerimizi Anıyor, Umudu Büyütüyoruz" gecesi yapıldı.


Anma ve kutlamanın yapılacağı yerin etrafına pankart ve şehitlerin resimleri asıldı.

Mahir Çayan'ın büyük boy resmi ve altında "Yolumuz Çayanların Yoludur" yazılı pankartı birçok yere asılmış ve etrafına diğer şehitlerin resimler yerleştirilmişti.

14 Nisan günü saat 20.00'da kitlenin sloganlarıyla gece başladı. Şehitler için yapılan saygı duruşundan sonra 'hoş geldiniz' mesajı okundu.

Mesajdan sonra Pendik Temel Haklar Derneği müzik grubunun sahneye çıkıp seslendirdiği türkü ve marşlardan sonra Sarıgazi Temel Haklar Müzik Grubu Umut Yağmuru sahneye çıktı. Umut Yağmuru'nun seslendirdiği türkülerinden sonra bugünün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yapıldı. Bu konuşmanın ardında HÖC adına yaklaşan 1 Mayıs hakkında ve neler yapılması gerektiği, 1 Mayıs'ta Taksim'de olacağına vurgu yapılan konuşmalar yapıldı.

Nihat Behram'ın "Haykır Açını Ey Halk" şiiri okunduğu an oldukça etkileyiciydi. Şiir okunduktan sonra yine marşlar ve türkülerle programa devam edildi. "Oy Dere Kızıldere" ve "Ulaş'a Ağıt" türkülerine bütün dinleyicilerin katılmasıyla farklı duygular yaşattı.

200 kişinin katıldığı gecede en son halaylar çekilmeye başlandı ve 37 yıllık bir tarih havaiyi fişeklerle kutlandı. İki bucuk saat süren program sloganlarla sona erdi.