27 Ağustos 2006 Pazar

Gülsuyu'nda Kepenk Kapatma ve Polis Terörü

Gülsuyu esnafı 27 Ağustos 2006 günü Gülsuyu HÖC Temsilciliği'nin çağrısı ile Filistin ve Lübnan halkının direnişlerini selamlamak ve siyonist-emperyalist saldırıları protesto etmek için kepenklerini kapattı.


HÖC'lülerin Gülsuyu Heykel Meydanı ile çevresine tek tek ve megafonla yaptığı çağrılar, halkın olumlu ilgisini toplarken çağrı yapılan esnafların % 95'i onurlu tavırlarını göstererek kepenklerini kapattılar. Bir esnafın "bunun bir gönüllülük işi olduğunu ama kendilerinin gönüllerinin olmadığını, ekmek parası kazandıklarını" söylemeleri üzerine HÖC'lüler; "Birkaç saat süresince kazanacağın ekmek parası Filistin'de ölen çocukların kanından daha mı değerli?" diyerek esnafın bu ahlaksız tutumunu teşhir etti.

Saat 20.00'de kepenklerin kapatılmasının ardından Filistin ve Lübnan halkını selamlamak üzere HÖC'lüler Nurettin Sözen Parkı'nda yapılacak etkinlik için hazırlıklara başladı. Hazırlıklar sürerken saat 20.15 civarında onlarca panzer, akrep ve çevik kuvvet araçlarıyla mahalleye giren polis terör estirmeye başladı. Kepenklerini kapatan esnafa tehditler ve küfürler savuran polis kepenkleri açtırmaya çalıştı. Mahalleyi geniş bir çembere alan polis her gördüğünden kimlik sorarak mahalleyi terörize etti. Kapanan kepenkleri zorla açtırmaya çalışan AKP'nin polisi ABD ile olan göbek bağını böyle gösteriyordu halka. Filistin ve Lübnan'da katledilen bebeklerin katilleri nasıl pervasız ve alçakça katliamlarını yapıyorlarsa, AKP'nin polisi de halka karşı Israil'den farklı olmadığını göstermenin çabası içerisindeydi. Bir yandan Israil'in saldırılarını "durdurması" yönünde açıklamalar yapan, Lübnan ziyaretleri düzenleyen; öte yandan da emperyalizmin bölgeye çöreklenmesi, Israil'in hedeflerinin gerçekleşmesi için asker gönderilmesine onay veren AKP iktidarının günlerdir kepenk kapatan esnafa ve HÖC'lülere saldırısı da ABD'ye karşı "ben sizin en sadık uşağınızım" mesajı vermektir. Bunun yanında Lübnan'da emperyalizmin askerliğini yapmaya hazırlanan AKP ve ordu, halkın bu noktada bilinçlenmesinden olanca rahatsızlığını göstererek halka gözdağı vermeye çalışıyor.

Polisin bu tavrını protesto eden Gülsuyu Temel Haklar üyesi Pembe Özlem Olgun insanları bu şekilde rahatsız edemeyeceklerini, bunun meşru hiçbir yanının olmadığını söylemesi üzerine tartaklanarak yaka paça gözaltına alındı.

Diğer yandan Cepheliler de Nurettin Sözen Parkı'nın iki yanına kurdukları barikatla saldırıya yanıt verdi. Lübnan ve Filistin'li kardeşlerinin yanındaydı şimdi Cepheliler. Karşılarında emperyalizmin ve siyonizmin güçleri yüreklerinde taşlarıyla direnişteydiler. Yolu kapatarak halka polisin Israil'in polisliğini yaptığını anlatan Cepheliler Nurettin Sözen Parkı'nda yaktıkları ateşle bekleyişe geçti. "Varsa cesaretiniz gelin" diyen 15 kadar yüzleri fularlı Cepheli yaklaşık 1 saat boyunca barikat arkasında "Her Yer Filistin Hepimiz Filistinliyiz, Her Yer Lübnan Hepimiz Lübnanlıyız, Katil ABD Ortadoğudan Defol, Yaşasın Gülsuyu Direnişimiz, Sonuna Sonsuza Sonuncumuza Kadar Direneceğiz, Umudun Adı DHKP-C, Önder Yoldaş Dursun Karataş, Titre Oligarşi Parti Cephe Geliyor, Mahir Hüseyin Ulaş Kurtuluşa Kadar Savaş" sloganlarını attı. Barikatın önüne kadar gelen bir akrep taşlanarak geri püskürtüldü. Bir süre sonra bir panzer ve dört akrepin barikata doğru ilerlediğini gören Cepheliler tekrar taşlarıyla karşılık vermeye başladı. Panzerin barikatı geçmesiyle kısa süren çatışma Cepheliler'in geri çekilmesiyle sona erdi.

Polis ise gecenin geç saatlerine kadar mahallede gövde gösterisi yapmaya, halkı taciz etmeye devam etti.

30 Temmuz 2006 Pazar

Israil'in Saldırısına Karşı Protestolar

30 Temmuz Pazar günü saat 14.00'da Maltepe Meydanı'nda Gülsuyu Temel Haklar tarafından Filistin ve Lübnan'daki saldırılara ilişkin bir basın açıklaması gerçekleştirildi.


"Emperyalistler ve Siyonistler Yenilecek Direnen Filistin ve Lübnan Kazanacak" yazılı pankartın taşındığı açıklamada Filistin ve Lübnan'daki saldırıların emperyalist saldırganlık politikalarının bir parçası olduğu, Türkiye'nin ise bu politikanın destekleyicisi olarak bu suça ortak olduğu vurgulandı.

Açıklamayı dernek başkanı Tuncay Patır okurken, sık sık "Yaşasın Halkların Kardeşliği Her Yer Filistin Hepimiz Filistinliyiz, Kahrolsun Emperyalizm ve Siyonizm, Katil ABD Işbirlikçisi AKP" sloganları atıldı.

Filistin ve Lübnan'da yakılan çocukların ve tahrip edilen yerlerin fotoğraflarının da taşındığı açıklama 22 kişinin katılımıyla 14.30'da sona erdi.

10 Haziran 2006 Cumartesi

Fatma Koyupınar Ölümsüzdür

Büyük Direniş'in son şehidi Fatma Koyupınar, Gülensu cemevinde anıldı. Anma yemeğinde biraraya gelen gecekondu yoksulları, onurlu bir gelecek için yaşamını feda eden Koyupınar'ı unutmadıklarını gösterdiler. Anmada yapılan konuşmalarda, Fatma Koyupınar'ın devrettiği bayrağın F Tipleri'nde, Adana ve Şişli'de dalgalandırıldığı kaydedildi.

14 Nisan 2006 Cuma

'' Kızıldere'den Bugüne Umudun Tarihi '' seminer

Gülsuyu Temel Haklar'da 14 Nisan akşamı yapılan seminere yaklaşık 100 kişi katılırken, 36 yıllık görkemli tarihin coşkusu ve bilgisi paylaşıldı. 
Seminer devrimci hareketin geçmişten günümüze tarihini anlatan sinevizyon gösterimi ile başladı. Seminerin yapıldığı salonda Mahir Çayan'ın, 12 Temmuz, 16-17 Nisan'da ölümsüzleşen önder kadroların resimlerinin yeraldığı pankartlar asılıydı. 
Sinevizyonun ardından Adalı adlı şiir okunurken Temel Haklar Federasyonu Başkanı Asuman Özcan Mahirler'in THKP-C'yi kurdukları dönemle şehit düştükleri ana kadar olan süreci anlattı. Seminerin ikinci bölümünde ise tarih anlatımı bugüne kadar getirilirken, geleneklere vurgu yapıldı. Özcan semineri "Mahirler feda ruhuyla direnmişlerdir. Bizler bugün direnme geleneğini onlardan alıyoruz Günümüzde sürdürdüğümüz bağımsızlık demokrasi mücadelesini sürdürürken 12 Temmuzlar, 16-17 Nisanlar, 19 Aralık katliamlarıyla karşılaştık. Ama boyun eğmedik teslim olmayacağız. Geçmişten günümüze gelen direnme geleneğini bizler ileriye taşıyacağız" diyerek bitirdi.